Olsa da Sürsek 2. Bölüm

Sene 2014, ilk motosikletimi satın aldım. Birkaç aylık küçük tecrübemle gözümü karartıp İstanbul’dan Trabzon’a sürdüm. Hatta geri de döndüm. Yapma, gidilir mi o kadar yola motorla, dediler; dinlemedim. Ama anladım ki Ninja 250 gezmek için uygun değil. 13-14 aylıkken sattım. Daha çok gezebileyim diye daha ucuz olan Temel’i satın aldım. Kafama koyduğum gibi daha çok gezdik. Küçücük motor için büyük bir gezi oldu.

Ta o zaman, yine az bilgimle iyi araştırma yapmıştım. Dünyada bu işi iyi yaptığını düşündüğüm kişilerin tercihi belliydi. Dual-sport bir motosiklet! Nedir dual sport? Hem asfalta, hem araziye girebilen çift amaçlı motosiklettir. En bildiğimiz örnekleri de CRF250, KLX250, WR250, DRZ400 gibi motorlardır. Ve bunları modifiye edip seyahat eden birçok insan vardır. İtiraf edeyim, param olsaydı Japonya’ya CRF250 ile gitmeyi çok düşünmüştüm. Dual sport motorların en ucuzu oydu çünkü.
Ben küçük motorla seyahat ettiğimden algıda seçici mi oldum, yoksa cidden piyasada gerçekten bir küçük motor sevdası mı başladı son zamanlarda? Büyük markalar sonunda 250cc’nin ne kadar önemli olduğunu anladı mı cidden? 250cc ve üzerinin vergi farklılığı sadece Türkiye’de değil bu arada. Güney Amerika’da 250cc veya üzeri motor kullananlar genelde yabancı. Burada yaşayanlar 100-200cc arası tercih ediyorlar. Ve sayıları çok fazla!
Hep demişimdir: “bir gün herkes dual sport sürecek”. Avantajlarını saymama gerek yok fazla. Hafif ve her yere girebilen bir motordan bahsediyoruz. Ve sanırım artık önümüze güzel seçenekler çıkmaya başlıyor. Hepsi gerçek anlamda Dual Sport olmasa da, küçük hacimli olmaları, ve ülkemize yüksek ihtimal gelecek olmaları bu motorları benim için biçilmiş kaftan yapıyor. Hangi motorlar bunlar?

1- Honda CRF250 Rally

1
O kadar uzun süredir bekliyorum ki bu motoru, performansı kötüyse çok üzüleceğim. Tasarımını çok beğendim, Mart ayında Amerika satışları başlayacakmış. Abs de var diyorlar, arka tekerde kapatılabiliyormuş. Depo 10lt olmuş. Normal CRF’ye 10lt depo takanların uzun vadede amortisörlere zarar verdiğini okudum birkaç kez, o yüzden Rally versiyonunda amortisörler de yenilikler var. Karenaj da değişik, ön cam vs de var. 24 beygir az gibi dursa da bence yeterli. Şahsi tahminim 19.000 TL olacağı yönde. Küsürat olabilir. Kurlarda dalgalanmalar var.

2- Kawasaki Versys 300


Sürpriz bir atak olmuş. Z300’ün 39 beygirlik motorunu koymuşlar. Biraz zorlama bir tasarım gibi görünse de gözüme Kawasaki kalitesi tartışılmaz genelde. Ama yine de arazi için uygunluğundan emin değilim. Seçenek olsun, maksat yeşillik 🙂 Fiyatı en az 23.000 TL olur bence.

3- BMW G310GS


Bu adamlar küçük motor yaptıysa bir bildikleri vardır. Küçük hacim piyasada yerini sağlamlaştırıyor. 34 beygirlik bir mini GS macerası başlatmışlar. Kaliteli, güzel amortisörlü, elektronikli, kullanımı en kolay makine olacağını düşünüyorum. Fiyat tahminim ise 26.000TL.

4- Suzuki V-Strom 250


Bu kadar çirkin bir kafa tasarımıyla bu motosiklet satılırsa ağzım açık dolaşırım ortalıkta. Evet küçük cc, ancak ağırlık ne olacak acaba? Inazuma’dan düzenleme bir motosiklet yapmışlar ancak Inazuma’yı hiç spor yaptırmamışlar. Fiyatı uygun olmazsa bu motorun pek satılacağını sanmıyorum. Tahminim 19.000TL.

Bahsettiğim motosikletlerin teknik bilgileri detaylı olarak internette var. Ben daha şahsi bir yazı olsun istedim. 250-400cc pazarı kalabalıklaşsın, hatta yeni bir vergi dilimi oluşsun istiyorum. 250cc dalgası hızlanırsa, 400cc sınıfında da yeni motorlar görmeye başlarız. Bunlar güzel haberler olur.

Kıyas yapmak gerekirse;
Şeklini en çok sevdiğim: HONDA>BMW>KAWASAKI>SUZUKI

Fiyat sıralaması: BMW >KAWASAKI >SUZUKI >HONDA

Hız: KAWASAKI>BMW>SUZUKI>HONDA

Seyahate hangisiyle çıkarım?
Bunu cevabını biliyorsunuz: Bana fark etmez 🙂

TRABZON-TOKYO-RIO serüvenim sırasında kavradığım bazı olmazsa olmazlarım var artık. Evet yolculuğumu Baron’la tamamlayacağım. İnşallah, ancak bundan sonraki en ufak gezimde bile olmasını istediklerim şu yönde:
Minimum 250cc ve/veya 20+beygir

Ayrıca, iniş ve çıkış yollarda minimum 90km/s ile sürekli yol alabilecek, istediğinizde 115km/s hızı görebilecek.
Hız konusu daha belirleyici. Cc veya beygir beni ilgilendirmiyor pek, ama bu süratlerde seyir etmeyen bir motosiklet ile seyahat etmek yorucu ve güvensiz olabiliyor.
Bu motorlardan Türkiye’de satışı onaylananlar var. Bence hepsi gelecek. O yüzden bu sefer diyorum ki:
“Ucuz Olsa da Sürsek”

Yolda görüşürüz:)
Alp

8 Comments

  1. Ikinci motosiklet olarak crf 250l kullaniyorum. Tek silindir zayif kaliyor. Titresim fazla sele insani sakat birakir. Uzun yok yapan yok mu elbet var…ersin kılıç sule bendler nepale kadar gitti. Ama alternatifleri kesinlikle degerlendirilmesi lazim. Ben kawa yi cok begeniyorum. Tel jant 17/19 olmasi, güç, menzil, paralel çift guzel artılar… umarim getirirler..

    Beğen

    1. Tek silindir zayıf kalabilir. Ancak dual sport olup çift silindir olan küçük hacimli makine yok bildiğim kadarıyla 😦 uzun yol yapılır yahu, benim sürdüklerime baksana 🙂

      Beğen

  2. Önce CRF250Rally’yi bekliyordum sonra Kawasaki bombayı patlattı. Sonra da kendi kendime dedimki; “KLE 500 neyine yetmiyor, bir değişiklik olmayacak ki” sonuç : en güzel motor insanın kendi motorudur 🙂

    Beğen

  3. Kırkından sonra motora başlamış, yaşlı bir çaylağım, motorum CBF150, fırsat buldukça dağ yollarında, günübirlik 200-250 km’lik sürüşler yapıyorum . CBF’in başlangıç için en iyi motosikletlerden biri olduğu herkesin malumu ve çok şükür büyüklük takıntısı olan insanlardan değilim (ayrıca öyle olsam bile gelir ve kazanç düzeyim benim için birçok büyük hacimli motosikleti ulaşılmaz kılıyor.) ama bir yerden sonra akıcı ve keyifli sürüş yapmaya engel sınırlılıkları insanı rahatsız ediyor ; şu söylediklerine katılmamak elde değil : “Ayrıca, iniş ve çıkış yollarda minimum 90km/s ile sürekli yol alabilecek, istediğinizde 115km/s hızı görebilecek.
    Hız konusu daha belirleyici. Cc veya beygir beni ilgilendirmiyor pek, ama bu süratlerde seyir etmeyen bir motosiklet ile seyahat etmek yorucu ve güvensiz olabiliyor. ” Bütçesini denkleştirmek halen sıkıntılı görünse de 500 cc altı, nispeten daha ucuz alternatiflerin çoğalması ihtimali güzel bir gelişme. Her ne kadar GS 310 heyecan verici görünse de, CRF 250 Rally fiyat, versatility(her yola gelme), yakıt ekonomisi gibi konulardaki üstünlüğü ve bence hiç de fena olmayan yeni teknik özellikleri ve tasarımıyla benim gibi fukara iki tekercilerin hedefi olacak gibi duruyor ; en büyük eksisi ve düşündürücü yanı ise o incecik selesi….

    Beğen

    1. Evet hız konusu baya önemli. Çok uzun yollarda test ettim ve bu sonuca vardım. Sınırsız vaktiniz olduğunda pek önemli değil, ancak her zaman öyle olmuyor. Bir yere yetişmeniz gerektiğinde biraz güvenilir bir hız lazım. BMW fiyat olarak pahalı olacaktır, Honda’dan daha umutluyum 🙂 iyi sürüşler iyi yolculuklar 🙂

      Beğen

  4. Henüz bi motosiklete bile sahip degilim ama gezme konusunda gözümü senin gibi karartmış biri olarak düşük cc uzun yol motorları dikkatle takip ediyorum.

    Sonuç olarak bu motorların hepsi iş görür. Ama nedendir bilmiyorum versys gözümde bi adım önde hep☺

    En uzak durduğumsa crf250. Selesi çok yüksek ve uzun yol icin korkutucu biraz😄

    Yola şu sıralamayla çıkarım;
    KAWASAKI>BMW>SUZUKI>HONDA

    (Sana da hayırlı yolcukluklar. Serkan abiyle seni merakla takip ediyorum. Yavaş git biraz, yetişsin sana😅)

    Beğen

Yorum bırakın