Tarihi yerlere gitmeyi, oradaki havayı solumayı hep sevmişimdir. Onlarca, yıllarca, hatta binlerce yıl önce o konumda kimlerin neler yaptığını, nasıl yaşadığını hayal etmek de beni çok mutlu eder. Bunların ışığında, İran’da iken Persepolis’e, yani M.Ö. 6. yüzyılda kurulmuş bir Pers şehrine gitmem çok da şaşırtıcı bir şey değildir umarım.
Bir çöl şehri olan Yezd’den ayrılıp Şiraz’a doğru motosikletimle ilerlerken gün içinde görmeyi planladığım yerler arasındaydı Persepolis. İran’da yapılması gereken turistik aktiviteler arasında da ilk sıralarda yer alıyor da orası pek mühim değil. Her turistik aktiviteyi sevmem ama böyle bir mekanı kaçıramazdım. Persepolis’e yaklaşmışken şans eseri mola verdiğim yerde Pasargad tabelası gördüm ve önce oraya gittim. Hava o kadar sıcaktı ki bu alanı -UNESCO dünya mirası listesinde olmasına rağmen- gezmeye üşendim ve sadece uzaktan bir fotoğraf çektim. Enerjimi Persepolis’e saklıyordum.

Sıcaklar altında sürmeye devam ederek Persepolis antik kentine vardım. Girişte ücretli bir otopark var. Motoru oraya bıraktım. Üzerimdekileri motora bağladım ama bot ve pantolonu çıkaracak imkanım olmadı. 200.000 Rial’e giriş biletimi aldım. 9 TL ediyor, çok değil. Sonrasında yürümeye başladım.
Girişte bir amca nereden geldiğimi sorup ziyaretçi defterine not aldı ve ben merdivenlerden çıkmaya başladım.
Karşıma ilk çıkan manzara Persepolis’in en bilindik fotoğraf karelerinden birisi oldu.
Antik şehirde yürümeye ve fotoğraf çekmeye devam ettim. Ancak her yeri detaylı gezecek ne enerjim ne de uygun kıyafetim vardı.
Kiros zamanında başkent Pasargad iken ondan sonra tahta çıkan Kral Darius, Persepolis şehrini kurmuş ve Pers imparatorluğunun başkenti yapmış. Önceki konumdan 70 km güney batıya taşınmalarının sebebini bilemiyorum. Su kaynakları olabilir. 2500 küsür yıl önce iklim farklı olabilir bu bölgede. Savaş stratejisi açısından önemi de benim 5 dakikada düşünüp bulabileceğimden fazla olabilir.
300 Spartalı filminden bildiğimiz Xerxes yani Serhas, Darius’dan sonra kral olur ve şehri geliştirir. O ve ardından gelen Artakserkses (Ardaşir), şehri büyütmüş ve anıtlarla bezemişler.
Güzel Pers şehri M. Ö. 331 yılında Büyük İskender’in galibiyet sonrası yıkmasıyla yok olmuş. Rakiplerini savaşta mağlup etmemiş bazılarına, bir de şehirleri yakarak dünya mirası falan dinlememişler; tarihten silmeyi daha akıllıca bulmuşlar.
Öyle yakıp yıkmış ki İskender, 1930’larda yapılan kazı çalışmalarına kadar şehirden bihabermişiz. 1979 yılında da UNESCO dünya mirası listesine girerek korumaya alınmış Persepolis. Güzel şehir, ancak sütunları görünce ister istemez Efes ile kıyaslıyor insan. O zaman küçücük kalıyor gözünüzde. Öyle yapmayın, ayrıca değerlendirin siz. 🙂
İlk gittiğimde rahatça gezemediğimden ikinci bir fırsat karşıma çıkınca yine gittim Persepolis’e. Şiraz’a sadece 60 km uzaklıkta olan şehri yeniden görmek güzeldi. Ancak kum fırtınası ve yağmur beklemiyorduk.
Yemek gibi hikayeler doyamadım.
BeğenLiked by 1 kişi
Dostum yaptıkların çoğu kişiye olduğu gibi bana da ilham kaynağı oldu, asya seyahatini gerçekleştirmek şu an takdir edersinki çok daha zor. Ancak Kafkasya turun tam bana göre. Bı küçük bütçe paylaşımı yaparsan yola çıkmadan önce en tedirgin olduğum konu hakkında beni donatmış olacaksın. Kal sağlıcakla..
BeğenBeğen
Aradığın yazı bu olabilir. Fiyatları kurları güncelleyerek hesaplarsan daha iyi tabi.
https://ikiteke.com/2019/12/13/kafkasya-yolculugu-butcesi/
BeğenBeğen