Peru Seyahat Notları: Bölüm1

Bolivya’da hayatımın hamburgerini yedikten sonra Peru’ya giriş yaptım. Peru sınırı öğlen 1 saat kapalı. Fakat araçlar için kapalı. Yaya olarak geçip pasaportuma damga vurdurdum. Aracı geçirmek için beklememiz gerekti. Aduana denilen gümrük bürosuna girip tek tek araç izinlerimizi aldık Alejo ile. Buradaki sıkıntı, gümrük memurunun aşırı yavaş olmasıydı. Eliyle doldurduğu belgeleri tamamlaması çok vakit aldı. Sigorta sorduğunda daha sonra yaptıracağımızı söyleyerek devam ettik. Başka kapılarda bunu kabul etmedikleri oluyor. Peru için motosiklet sigortası 33 dolar. Sanırım her yerinde aynı. 

1
Sınır kapısı, güzel Peru sembolü

Sınırı geçip ilerlediğimizde ilk ulaşmak istediğimiz kasaba Puno. Puno’ya gitmeden bir benzinliğe girelim, dedik. Ve ilk sürpriz ile karşılaştık. Benzini galon ile satıyorlar. Hesaplaması çok sıkıntı şu galon-litre kıyasını. Ben benzin satın almadım ama tuvaleti kullandım diye para ödemek zorunda kaldım. Bu da Peru’da yediğim ilk kazık oldu. Peru’da bu tip şeylere dikkat etmekte fayda var. Turisti öpmeyi bence çok seviyorlar 🙂

2

Puno yolu üzerinde dikkatimizi çeken ikinci şey ise araçların çok tehlikeli biçimde bizi sollamaya çıkmaları idi. Motorlarımızın son sürati saatte 80-90 km olduğundan biz hız limitleri içerisinde seyir alıyorduk. Bu, Perulular için tam bir cinayet sebebi. Her yerde, her koşulda, her zaman sollamaya çıkıyorlar. Tek şerit gidiş, tek şerit geliş olan yollarda karşı yönden gelmekte olan otobüsü sollayan kamyonlarla karşılaşıp, selektör yapmaları eşliğinde yolun dışına çıktığım çok oldu. Peru, trafik yönünden en “tehlikeli” yer idi. Ama tabi bu konu yavaş motosikletler için geçerli. Yoksa daha hızlı olsam sanırım aynı sorunu yaşamazdım.

20161003074849_IMG_0716

Puno’ya vardığımızda ilk bulduğum hosteli beğenmeyip başka bir yer aramaya koyulduk. İyi ki de aramışız. Şehir merkezine daha yakın bir otel bulduk. Hem de aynı fiyata. Otelin otoparkı olmasa da motosikletlerimizi resepsiyondan geçirip mutfağa kadar aldık. Burada iki akşam kalıp Titikaka gölü üzerindeki yüzen adalara (Los Uros) gitmek istedik. Mutfağı kullanırız diye pazardan alışveriş yaptık. Yaptık yapmasına da kırmızı ve beyaz et ürünlerinin tezgahlarda açık satıldığını görmek pek hoş değildi.

Los Uros yazısını burada (Los Uros – Yüzen Adalar) okuyabilirsiniz. O yüzden Cusco’ya doğru devam edeyim. Puno’da para bozdurma işlemlerimizi halledip Cusco yoluna çıktık. 400~km olan yolun rakımı sürekli artıp azalıyordu. Gün içinde çok kez yağmur yedik, üşüdük. Bazı noktalarda motorlar iyice yavaşladı. Rakım 4000’in üzerinde olunca iki motor da çekişten düştü. Bir ara polis kontrol noktasında durdurulduk. Akıllı bir polis memuru nereden geldiğimizi sordu. Puno, cevabını verince saatine baktı ve “neden bu kadar sürdü yol?” diye sordu. Bir polisten duyduğum en akıllıca soruydu bu. Çünkü kat ettiğimiz yolu normalde yarı sürede gelmemiz gerekiyordu belki de. Ama bizim motorlar aşırı yavaş olduğundan açıklama yapmak kolay oldu. Yine de sabah yola çıktığımızdan daha geç bir saati söyledik. 

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Cusco’da Couchsurfing’ten bulduğum birinin evine yorgun argın düştük. Evlerinde istediğimiz kadar kalmamıza müsade etti bu arkadaşlar. Cusco şehir merkezinde olan bu ev bizim için çok uygundu. Machu Picchu hakkında bilgi aldık, şehri gezdik ve motorları evin avlusunda bıraktık. Cusco, diğer Peru şehirlerinden çok farklı. O kadar çok turist geliyor ki şehir fazla kalkınmış. Dış mekan mağazalarının haddi hesabı yok. En pahalı marka doğa ekipmanları, kameralar, her şey var. Tabi fiyatlar da ona göre biraz artmış durumda. E kolay değil, Machu Picchu’ya gitmek için buraya geliniyor. Machu Picchu yazısını ayrıca okuyabilirsiniz ama Cusco için şunları da ekleyeyim. Şehirde belli bir trafik yoğunluğu var. Yerler de taş döşeme, yani asfalt değil. Ve her köşede bir trafik memuresi var. Yanlış okumadınız, memure. Bütün trafik polisleri kadın 🙂

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Machu Picchu dönüşü Cusco’da daha fazla kalmak istemeyip yola çıktık. Benim asıl planım dağlardan devam ederek Ekvator’a ulaşmaktı. Ancak yüksek rakımdan sıkılmış ve nefes alma sorunu yaşıyordum. O yüzden Alejo ile anlaşıp sahile doğru Nazca’ya gitmeye karar verdik. 660 km olan yol bizim bir günde aşabileceğimizden çok fazlaydı. Yol ortasında bir şehirde akşam üzeri bulduğumuz bir hostelde konaklamaya karar verdik. Bir şeyler yemek için dışarı çıktığımızda bir sürü motorcu ile karşılaştık ve onlarla yemeğe oturduk. Peru’da motosiklet ağı çok geniş. Özellikle küçük motosiklet kullananlar arasında gezgin motorcuları ağırlamak gibi bir huy var. Biz de bundan nasiplendik ilerleyen günlerde. Dağlardan tepelerden süre süre ertesi gün Nazca’ya vardık. Bulduğum bir hostelde kaldık. Hostelin sahibi Roy ile çok iyi anlaştık. Daha fazla kalalım diye uğraştı ama ben devam etmek istedim. Nazca çizgilerini görmek için uçak turlarına katılmak da istemedim. Panamerican otoyolu üzerindeki küçük kuleye çıkarak Nazca çizgilerini az da olsa gördüm. Ve, çölün içinde motosiklet süre süre bir vaha olan Huacachina şehrine vardık. Yolun kenarlarında kum tepeleri görmeye alışmaya başlamıştık da burası tam manasıyla ÇÖL! İşte Çölde Eğlence – Huacachina yazısı. 

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Huacachina’da sadece bir akşam kaldık ve yolumuza devam ettik. Artık Lima’ya doğru ilerliyorduk. Biraz uzaktı ama varabilirdik. Lima’da kalmak istemiyordum. Çok geçmemişti ki Pasifik okyanusu kıyısına ulaştık. Okyanusu gördüğümüz noktada fotoğraf çekilirken çok güzel bir an olan Güzel Manzara isimli fotoğraf hikayemi cebime attım. Fotoğraf hikayelerimi ayrı yazıyorum biliyorsunuz 🙂 Pasifik Okyanusu’nu solunuza aldığınızda otoyol 2-3-4 şerit şeklinde artıyor. Sisli, puslu bir hava olsa da kaliteli yolda sürmek güzel. Lima’ya vardığımızda bizi bir kaos yakaladı. Trafik, 3 şerit yolda bile çok kötüydü. Alejo’nun ısrarıyla şehir merkezinde bir hostele gittik. Yarım saatte ulaştığımız hosteli beğenmeyip tekrar ana yola çıkmak istediğimizde aynı yol 1,5 saatimizi aldı. Fakat Lima şehir merkezinin paralelinde kalan otoban boyunca da aynı trafik varmış. İlerlemek mümkün değil. Herkes çok kötü araç kullanıyor ve araç sayısı inanılmaz derecede fazla. Bir kamp alanına doğru kaçmaya çalışırken iki motorcu bizi yoldan çevirip konaklama ayarlayacaklarını söylediler. Çok ucuza bir otel buldular ve vedalaştık. Sabah biraz erken yola çıktık ve Lima’dan uzaklaştık. Zaten şehrin neredeyse sonlarına geldiğimizden trafikten çıkmamız çok sürmedi. Lima’nın trafiğinden nefret ediyorum. Oraya gitmememi söyleyen arkadaşım çok haklıymış. Ancak, şehre gitmeseniz de o otoyoldan geçecekseniz, GEÇMİŞ OLSUN!

Lima sonrası artık bomboş yollar vardı. Gerçi öncesinde de boştu. Peru’nun sahilindeki yollar aslında hep boş 🙂 Yan tarafta kum tepeleri veya çöller, önünüzde upuzun boş bir asfalt yol. Sürdük sürdük Chimbote’ye vardık. Hatta biraz daha sürelim dedik ve Trujillo’ya gittik. 540 km ile o zamana dek sürdüğüm en uzun yol oldu. Karanlıkta varmak hoşuma gitmemişti. Bir hostel bulup yerleşmek istiyordum ki Alejo orada da motorcu arkadaşlar buldu. Fernando ve arkadaşları bizi 2 akşam ağırladılar ve motorları bir güzel bakımdan geçirdik. İyice dinlendik ve kuzeye doğru devam ettik. Chiclayo isimli kasabada sadece bir akşam kaldık. O da yine bir motorcunun yanında. Bir sonraki gün Piura isimli şehre gidiyorduk ama erken varınca biraz daha devam edip Sullana’ya vardık. Bu sefer bir hostele yerleştik. Güzel bir restoranda da yemek yiyip kendimizi şımarttık. Fakat fiyatlar öyle ucuz ki arada böyle şımarıklıklar yapmak çok ucuza geliyordu 🙂

DSC01646
Trujillo motor kullanıcıları

Artık Mancora’ya gidecek, oradan da Ekvator’a geçecektik. Fakat Mancora’nın yeri, önemi ayrı. Orada Namık Kemal Başbay ile buluştuk. Hem de ne buluşma! Farklı yönlerden hareket edip, randevulaştığımız otele 30 saniye arayla vardık. Ben daha motordan yeni inmiş, daha kaskımı bile çıkarmamıştım ki arkamdan birisi korna çaldı. Bir baktım Namık Kemal Başbay! Güle eğlene 2 akşam konakladık. Ben birazcık da olsa Pasifik Okyanusu’nda yüzdüm. Hatta kaplumbağalarla yüzmeye bile gittik. 

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

Peru’daki son sabahımda Namık Kemal Başbay ile vedalaşırken Alejo ile benim motorlardaki şarj cihazlarının kapısı kilitli, bahçesinde güvenlik görevlileri dolaşan otelin park alanında çalındığını görmek hiç hoş olmadı. Bir anı olarak kalsın dedik ama şarj büyük bir sıkıntı oldu! Ekvator’a girince de Alejo ile yollarımızı ayırmaya karar verdik. Biraz hızlanırım belki, diyordum… Kısa sürede sınır kapısına vardık ve hızlıca sınır geçişini tamamladık… Ekvator yazısı ile okumaya devam edebilirsiniz…

shutterstock_253149067

Not: Peru’da benzin fiyatı 3-4 TL arasında değişiyor. Satın aldığınız yere dikkat etmenizde fayda var. Fiyatlar değişiklik gösteriyor. Dağları oldukça yüksek, ama bir Bolivya değil. Sahili tamamen çöl. Yollar da bomboş, sürmek için çok sıkıcı. Bazı yollarda rüzgardan yola çok kum savruluyor, bazı yerlerde de şiddetli rüzgar var. Tekrar etmekte fayda var, trafik çok tehlikeli. Kör bir virajda kamyonu sollayan tırlar görebilirsiniz. Peru’da normal bunlar. Bir de kazıklanmamaya dikkat etmek lazım. Yaşadığım tek hırsızlık olayını da şu ana dek sadece Peru’da yaşadığımı belirtmem lazım. Küçük motor kullanıyorsanız bir sürü motorcu size yardımcı olacaktır. Çoğunun bağlantısını verebilirim. Yedek parça vs ucuz. Yağ satın aldığınız bir yağ’cı, motorunuzun yağını ücretsiz değiştirecektir. Yeme içme çok ucuz. Cusco haricinde ülke baya fakir. Lima’dan uzak durun, mümkünse hiç gitmeyin derim ben. Turisti çok seven ve öpen (!) bir ülke Peru. Ceviche yemekten bıkabilirsiniz. Inca Cola gördüğünüzde içmenize gerek yok. Bizim gazozun sarı renklisi. Son olarak, tavuk suyuna çorba istediğinizde içinden tavuğun ayağının da çıkması mümkündür 🙂

 

4 Comments

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s