Yola çıkmak.. En sevdiğim şeydi sanırım.. Samsun Atakum’da nedense yollar erimişti. Bu sebeple bir ara arka tekeri patinaja soktum. Gerçi aniden önüme atlayan aracın da etkisi yok muydu? Vardı. Yola yeni çıkmıştım ve gerilmiştim. Kenara çektim. Arkadaşımı aradım. Kafamı dağıttıktan sonra daha sakince yoluma devam ettim.
Samsun’dan Gerze’ye devam ederken yollar çok güzeldi. Baya geniş ve uzun yollarda iyice gazladım. Sonradan çok duacı olacaktım şansım varken hızlıca gittiğime.
Yol tünellerle devam ediyordu bir süre sonra. Ancak, tünellerde yol yapım çalışması trafiği yavaşlatsa da rahatsız edecek düzeyde değildi. Sonra Sinop’u gördüm.
Bu noktadan sonra mıcırlı dağ yolları üzerinde sürmem gerektiğini bilmiyordum. Ayancık merkeze kadar 50km boyunca mıcır üzerinde sürdüm. Motoru düşürmedim. Ayancık’tan Türkeli’ye kadar asfalt dökülmüş köy yolları vardı. Ancak beni yoran 2 saatlik mıcır sürüşüydü.
Türkeli’ye vardığımda arkadaşımın işyerini bulmam çok zor olmadı. Türkeli’nin girişinde Aslanlar Petrol. Yedik, içtik eğlendik. Teşekkürler Samet Aslan. Muhabbet özlenen bir olguydu. Türkeli’den sonra yolların yine bozuk olacağını söylediler. Nedense inanmadım. Muhabbet, çay eşliğinde saat gece 2 olmuştu.